bir zamanlar, bok varmış gibi, tek tek öğrencilerin kafalarının kontrol edildiği dönemdir. önce öğrenciler, okula girmeden önce, askeri düzende sıraya dizilir; sonra o sıradan tek sıra yürüyüş düzeninde içeri alınırlardı. burada saçı uzun erkekler ve küpeli ya da saçı boyalı kızlar kenara çekilirdi.
benim lise'de de saçlarım uzundu. yani 1 karış vardı.
girişte öğrencileri sıraya dizerlerdi ve saç kontrolü yaparlardı. sanki askeriyedeyiz.
ben de evde saçları tamamen ıslatır, kafaya yapıştırır, kontrolü daima geçerdim. bu kadar da gerizekalıydı oraya gardiyan gibi dizilen öğretmen tayfası.
bazı okullarda şofben kurup, jöleli̇ çocukların saçını yıkıyorlardı. şaka yapmıyorum.
bir keresinde, ruh hastası babam tarafından evde dayak yiyip, ağlaya ağlaya okula gidiyordum. kocaman lise öğrencisi.
kravatı da takmamışım. unutmuşum. bombok durumdayım. psikoloji bitmiş. öğretmen olacak orospu çocuğu;
"evladım niye ağlıyorsun?"
demedi de, ne dedi biliyor musunuz?
"kravatın nerde?"
benim lise'de de saçlarım uzundu. yani 1 karış vardı.
girişte öğrencileri sıraya dizerlerdi ve saç kontrolü yaparlardı. sanki askeriyedeyiz.
ben de evde saçları tamamen ıslatır, kafaya yapıştırır, kontrolü daima geçerdim. bu kadar da gerizekalıydı oraya gardiyan gibi dizilen öğretmen tayfası.
bazı okullarda şofben kurup, jöleli̇ çocukların saçını yıkıyorlardı. şaka yapmıyorum.
bir keresinde, ruh hastası babam tarafından evde dayak yiyip, ağlaya ağlaya okula gidiyordum. kocaman lise öğrencisi.
kravatı da takmamışım. unutmuşum. bombok durumdayım. psikoloji bitmiş. öğretmen olacak orospu çocuğu;
"evladım niye ağlıyorsun?"
demedi de, ne dedi biliyor musunuz?
"kravatın nerde?"