o an – Kaplan Sözlük
o an
otoparktaydım arabamda bir sorun olmuştu. o yanımda otururken bir yandan halletmeye çalışıyordum. sıkıldığını anladığım am gitmemesi için her şeyi yaptım. konuşmaya çalıştım fakat elleri kapı koluna doğru gidiyordu. bacakları sıkıldığını belli edercesine birbirine sürttürüyordu. tatlı sıkılmasına bile hayran kalmıştım. o an geldi dedim. beni tanıyacağın an, dedim gözlerinin içine baka baka. şaşırdı, yalpaladı biraz terledi ve alnı gerildi. hafifçe gülümsedi ve anlamadım? diye sordu. kaşlarını da hafif çatmıştı. artık beni asla unutamaz diyerek geçirdim içimden ve derin nefes alıp devam ettim; şimdi kapıları kitleyeceğim ve arka koltukta seni becereceğim dedim. hafifçe doğrulup siktir oradan! dedi ve kapıyı açmaya çalıştı. sinirlenişi daha da çok azdırmıştı beni. kapıları açtım gidecek mi diye onu test etmek istedim o an. ve açtım. kapıyı açtı ve indi arkasına bakmadan yürüdü, yürüdü ve yürüdü. lanet olsun ki hiçbir kadın bana dayanamazdı ve gidişi çok koymuştu. yürürken duraksadı ve aha dedim işte geri geliyor ve bana yapışacak. heyecanla bakındım ve ayakkabısını düzeltti bana doğru domalarak, kadın resmen alay ediyor benimle! kovalasam mı diye düşündüm ama çok geçti.. gözden kayboldu.

Uyandığımda aynadan kendimi gördüm. Yeni evlenmiştim ve havaların sakinliğinden dolayı mıdır nedir kendime acayip güzel görünen bir kadındım o an. Eşim kalkmış, ona dünden hazırladığım gözlemeleri yemiş, bir de çay yapmış kendine. Gitmesine yarım saat kala burnumu severek uyandırmaya çalıştı beni. Hissediyordum ki ama bilerek uyanmadım. Oysa onu tanımadan ve evlenmeden önce 20 li yaşlarımda eğer erkenden işe gidecek bir eşim olursa, ona güzel bir yolluk hazırlayacaktım, hemde ondan erken kalkıp. O da bana mesajla güzel güzel teşekkür edecekti. Kendisi de öyle birisiydi zaten. Ama söylenmeden hazırlaması ve beni öpmek için yarım saat kala uyandırması beni çok tahrik etti. Uyandığımda da gelip gidip seni öptüm ama uyanmadın dedi. Sempatik ve bıyık altından gülüşüyle beni her gün tanıştığımdan beri mahvediyordu. Deli gibi sıcaklamıştım ve yorganın altından göğüslerime ellemeye başladı sonra da yapıştı dudaklarıma. Nefessiz öptü beni uzun uzun. Şortum sıyrılmış ve elleri hep açık kalan yerlerimde geziniyordu. Sessiz ve derin bir nefesle ‘yapma’ dememe rağmen durmadı. Sonra alarm çaldı bir de kendimi kaptırırım diye alarm kurmuş. Deli şey:))) onu yolladım. kapıdan çıktığı o an ona dilimin resmini attım, hafif de dekolte verdim. Zaten nude falan da yolluyordum o işteyken. Hemen tuvalete gidiyordu o an ve görüntülü seks yapıyorduk, sanki hiç tanışmayan insanlar gibi. Bu bence evliliğimizi diri tutan etkenlerden birisiydi. resmi yolladıktan sonra kapının deliğinden onu seyrettim. Resmi görünce kapıya vurmaya başladı. Onu çıldırtmak çok hoşuma gidiyordu. Kapıyı aralayıp hınzırca güldüm. Bana dediği şey, akşam görüşücez, biliyorsun değil mi? Oldu. Biraz korktum. Gülme sırası ondaydı ve bende belli etmemek için hafifçe gülümsedim. Unutmak için de temizlik yaptım.

zamanında ntv'de yayınlanan oğuz haksever'in sunduğu fotoğrafların ardını görmek temali belgesel program. bir bakayım dedim de dolar 1,73 yazıyordu